MART AYINDA NELER YAPTIK ?


Psikolojik sağlamlık, yaşadığımız küçük ya da büyük sorunlar karşısında yeniden ayağa kalkmak, zorlansak da gücümüzü toplamak demek. Öğrencilerimizin psikolojik sağlamlığını geliştirmeyi hedeflediğimiz “Adım Adım Güçleniyorum” adlı projemizi, duygularımızı tanıma ve yönetme üzerine temellendirdik. Çünkü yaşanan zorluklar duygularımızı, duygularımız da davranışlarımızı etkiliyor. Zorlu yaşantılar en çok, temel duygularımızdan öfke, korku ve üzüntü hissetmemize yol açıyor. Bu duyguları daha iyi tanırsak ve bu duyguların altında yatan nedenleri daha iyi keşfedersek davranışlarımızı düzenlememiz ve zorluklar karşısında pes etmeyerek yeniden ayağa kalkmamız daha kolay olur. Buradan hareketle önce genel olarak duygularımızı konuşalım istedik ve öğrencilerimizden Ters Yüz (Inside Out) adlı filmi izlemelerini istedik. Filmde duyguların iyi ya da kötü olarak değerlendirilemeyeceğini, tüm duyguların önemli olduğunu ve hayatımızda bize rehberlik ettiklerini görmüş olduk. Öğrencilerimiz filmle ilgili görüşlerini yeni tanıdıkları bir web2.0 aracı olan Padlet üzerine yazdılar ve arkadaşlarının yazdıklarını okuyarak farklı bakış açıları kazandılar.

Mart ayında öğrencilerimizle beraber yaptığımız etkinliklerle öfke duygusunu tanıdık ve öfkemizi nasıl kontrol edeceğimizi öğrenmeye çalıştık. Neler mi öğrendik?

Öfkenin uygun şekilde ifade edildiğinde, son derece sağlıklı ve doğal bir duygu olduğunu ancak kontrolden çıkıp da yıkıcı hale dönüşürse okul hayatında ve kişisel ilişkilerde sorunlara yol açtığını öğrendik.

Öfkenin birçok nedenden kaynaklanabileceğini; bunların engellenme, kışkırtılma, reddedilme, rahatsız edici ve hoş olmayan uyaranlarla karşılaşma, haksızlığa uğrama gibi nedenler olabileceğini öğrendik.

Öfkemizi uygun şekilde ifade etmemizin çok önemli olduğunu vurguladık.

Öfkemizi kontrollü bir biçimde kendimize ve çevremizdekilere zarar vermeden ifade edebilmeye öfke kontrolü denildiğini öğrendik.  Öfke kontrolünde temel amacın saldırganlıktan uzak, şiddet içermeyen, kişinin kendisine ve çevresindekilere zarar vermeyecek şekilde duygusunu ifade etme becerisi kazanması olduğunu konuştuk. Derste yaptığımız balon etkinliği ile öğrencilerimiz için konuyu somutlaştırmaya çalıştık. Balon etkinliği ile, aynı olay karşısında herkesin öfke balonunun farklı şiştiğine dikkat çekerek önemli olanın balonu patlatmadan öfkemizi uygun yolla ifade etmemiz gerektiğini belirttik. Karagöz ve Hacivat gösterisinde, yanlış anlamalarıyla ve öfkesini kontrol edememesiyle ünlü Karagöz, öfkelendiğimiz durumlarda yanlış anlaşılmalar olabileceğini ve olayların aslını mutlaka öğrenmemiz gerektiğini göstermiş oldu. 

Öfkemizi uygun şekilde ifade edebilmek için en önemli basamağın sakinleşmek olduğunu konuştuk. Sakin kalıp öfkemizi kontrol etmemize yardımcı olacak çeşitli yöntemler olduğunu öğrendik.

3D kuralıyla (DUR-DÜŞÜN-DAVRAN) 

Nefes egzersizleri yaparak 

Sakinleşme köşemize giderek 

Öfkelendiğimiz ortamdan uzaklaşarak 

Trafik ışıkları yöntemini uygulayarak.

Sevdiğimiz şeyleri yaparak (Mesela müzik dinleyerek, yazı yazarak, resim  yaparak, kendimizi yakın hissettiğimiz biriyle duygularımızı paylaşarak, spor yaparak, mutlu olduğumuz bir anı düşünerek, komik bir film izleyerek) öfkemizi kontrol edebileceğimizi öğrendik.

Ayrıca konuyla ilgili kitap ayracı hazırlayarak hem öğrendiklerimizi tekrar ettik, hem de öğrendiklerimizi somut bir ürüne dönüştürerek akılda kalmasını sağlamaya çalıştık. Yaptığımız kitap ayraçları da öğrencilerimize projemizden bir hatıra olarak kalacak.

Yine bu ay konuğumuz uzman psk. danışman Semra Sinem ÇALIŞ ile  çocuk yogası yaparak öfkemizi kontrol edebileceğimiz bir başka yöntem olduğunu gördük ve birlikte yoga yaptık.

Web2.0 aracı olan “Wordart” ile öfke temalı kelime bulutu hazırlayarak öğrendiklerimizi kalıcı hale getirmeye çalıştık.

Son olarak projemizde yer alan tüm okullar ve öğrencilerle birlikte bir ekip  çalışması yaparak  ortak bir slogan oluşturduk ve öfke posterimizi hazırladık.

Ancak  unutmamak gerekir ki çocuklar duygularını ifade etmeyi, duygularını  yönetmeyi, nasıl düşüneceklerini ve nasıl davranacaklarını ailede öğrenirler. Bunu da doğrudan değil anne babalarını model alarak öğrenirler.  Eğer anne baba birbirlerine saldırganlık içeren davranışlarda bulunuyor ve çocuklar çevrelerinde sorunların öfke ve saldırganlık yoluyla çözümlendiğini görüyorlarsa, saldırganlığı sorun çözücü bir davranış olarak görüp bunu benimseyerek  yaşamları boyunca  uygularlar.  Bu nedenle yetişkinlerin her an çocuklarına model oldukları bilinciyle hareket etmeleri gerekmektedir. Anne babalar öfkelerini kontrol etme becerilerini ne kadar çok geliştirebilirlerse çocuklarının da öfke kontrol becerisi kazanmalarına  o kadar yardımcı  olabilirler. Olumlu bir iletişim ortamı olan ailelerde duygular rahatça ifade edilebilir ve öfke duygusu da sağlıklı bir şekilde yönetilebilir.

ADIM ADIM GÜÇLENİYORUM


                                                                                    


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

ULUSAL KURTULUŞ SAVAŞIMIZA PROJEMİZİN AMACI AÇISINDAN BAKMAK

ADIM ADIM GÜÇLENİYORUM PROJESİ'NDEN İLK MÜHENDİSLİĞİM, İLK KİTAPLIĞIM PROJESİNE...

E-KİTAP OLUŞTURMAK İÇİN STORYJUMPER İLE TANIŞIYORUZ